Analitik Psikoloji Okulu’nun kurucusu Carl Gustav Jung’un din ve inancı ele alışı, din adamları başta olmak üzere çağdaşı pek çok bilim insanı ve araştırmacının, daha sonra da okuyucularının ve psikoloji öğrencilerinin akıllarını oldukça karıştırmıştır. Pek çok kesim tarafından anlaşılamamış ya da farklı algılanmış, sonuç olarak çoğu kişi tarafından “dini bayağılaştırdığı” ya da “bilime dini karıştırdığı” … Okumaya devam et Jung ve Din
JUNG PSİKOLOJİSİ (ANALİTİK PSİKOLOJİ)
Baba Kompleksi
“Şeklen, kompleksler, yıllar içinde, "anne" ve "baba" gibi belirli arketiplerin etrafında biriken "duygu tonlu fikirler"dir. Kompleksler konstale olduklarında onlara kaçınılmaz olarak etkilenme eşlik eder. Her zaman nispeten özerktirler. Kompleksler, iradenin ereklerine müdahale eder ve bilinçli performansı bozarlar; çağrışımların akışı esnasında hafıza bozuklukları ve tıkanıklıklar üretirler; kendi yasalarına göre ortaya çıkar ve kaybolurlar; bilince geçici olarak … Okumaya devam et Baba Kompleksi
Rüya Paradoksu
“Bilinçdışı durumun sembolik biçimde sunulan spontane bir portresi”[1]... entelektüel olarak anlamak bir şey, tüm varlığınla kavramak bambaşka bir şey gibi görünen bu ifadede söz konusu olan “portre”, beynin düşünsel ve eleştirel alanı olarak bilinen frontal bölümü dışında beynin tamamının aktif şekilde seyrettiği uyku sürecine ait doğal bir fenomen olarak bilinen, rüya dediğimiz şeyden başkası değil … Okumaya devam et Rüya Paradoksu
Grup Psikolojisi Üzerine (Marie-Louise von Franz)
Modern sosyologlar genellikle kolektif bilinci ego bilincinden daha olumlu şekilde değerlendirirler; ilki daha “normal” iken ikincisi asosyal “aykırı” özellikler sergilemeye meyillidir. Ancak bunun genel olarak geçerli olmadığı gerçeğini göz önünde bulundurmalıyız. Tek bir bireyde olduğu gibi, bütün bir grubun bilinçli tutumu içgüdüsel köklerinden sapıp nevrotik hale gelebilir ve sonra bir bireyin sağlıklı egosuyla çarpışabilir. Sıklıkla, … Okumaya devam et Grup Psikolojisi Üzerine (Marie-Louise von Franz)
Toni Wolff: Dişil Prensibin Yapısal Formları*
Bir Skeç (1) Modern kadının kendini bilmesi ve kendini fark etmesi için sadece tutumunu (içe dönük ya da dışa dönük) ve psikolojik fonksiyonunu (düşünme, hissetme, duyumsama ve sezme) (2) değil, aynı zamanda kişiliğine hangi yapısal formun uyduğunu da anlaması önemlidir (3). Bu yapısal formun illa ki dışsal yaşamla kesişmesi gerekmez ya da bu form, insanla … Okumaya devam et Toni Wolff: Dişil Prensibin Yapısal Formları*
“Arkamızdan Sürüklediğimiz Uzun Çuval”*
Şeyleri (kavramları, keşifleri...) yaratmadığımız, ama onları hatırladığımız düşüncesi eski Gnostik bir inançtır. Karanlık tarafı en iyi hatırlayanlar içerisinde en iyi tanıdığım Avrupalılar arasında Robert Louis Stevenson, Joseph Condrad ve Carl Jung var. Onların bir kaç fikrine değinecek ve kendi düşüncelerimden de bir kaçını ekleyeceğim. Önce kişisel gölgeden bahsedelim. Bir ya da iki yaşlarındayken, 360-derece kişilik … Okumaya devam et “Arkamızdan Sürüklediğimiz Uzun Çuval”*
Marion Woodman: EGO’NUN ÖNEMİ
Olanı görebilecek olan ego mudur? Woodman: Evet. Fakat çoğu insanın bir ego geliştirmesi için çok çalışması gerek. Pek çok insan personada yaşıyor, ki bu dışarı gösterilen parça, bir nevi maske. Gösteri yapıyorlar -gerçek duygularıyla temasta değiller ve herhangi bir durum oluştuğunda kızgın olup olmadıklarını ya da ağlamak isteyip istemediklerini dahi bilmiyorlar. Duygularını ifade edememekten dolayı mutsuzlar … Okumaya devam et Marion Woodman: EGO’NUN ÖNEMİ
Anne Kompleksi
Anne kompleksi (karmaşası), kişinin hayatını yöneten güçlü komplekslerden biri olabilir. Kişinin “anne” kavramı ile ilişkilendirdiği her şey, anne kompleksinin bir parçası olur ve çocukluk ve gençlik yılları boyunca çoğunlukla anneye, yetişkinlik süresince de eşe ya da diğer kadınlara yansıtılır (projekte edilir). Anne kompleksi sadece ilişkilerimizi değil, hayatımızın başka alanlarını da etkiler. Konu “anne” kompleksi olduğunda … Okumaya devam et Anne Kompleksi
Gölgelerle Dans: Yansıtma/Projeksiyon
"Gölgeyi yansıttığımız kişinin gerçekliğiyle kendi komplekslerimizi ayırt edemez hale geliriz." Edward C. Whitmont "Yansıtma, kendi içinde tehlikeli olduğu halde, kolektif bir ilişkiden bireysel olana geçişte kişiye yardım eder." C. G. Jung "Kahramanlara tapınışımız saf gölgedir; bunu yaptığımızda potansiyellerimizi ve gücümüzü reddetmiş ve başkasına vermiş oluruz." Robert A. Johnson … Okumaya devam et Gölgelerle Dans: Yansıtma/Projeksiyon
Psişik Enerji ve Doğası
“Enerji” kelimesi Eski Yunanca “energea” (etkililik/tesirlilik) kelimesinden türemiştir. Psişe, C.G. Jung’un ifadesiyle “Bilinçli ve bilinçsiz psikolojik süreçlerin tamamı” olarak ifade edilir. Türkçe karşılığı akıl, tin, can ve ruhu kapsar. Psişik enerji dediğimizdeyse “libido” kavramıyla karşılaşırız. Libido kelimesi farklı dillerde zevk, isteklilik, umut, sevgi, memnuniyet, arzu, açlık ya da muazzamlık anlamlarına gelir ve psişik enerjiyi besleyen … Okumaya devam et Psişik Enerji ve Doğası